pozlandırma için arşiv

Işık Ölçüm Sistemleri

Posted in Çekim Teknikleri, Çekim Teknikleri, Fotoğrafçılık, Fotoğrafçılık - Çekim Teknikleri, Genel with tags , , , , , , , , , , , on 02/03/2012 by ekgurbuz

Bu makale, PhotoWorld dergisinin 2012 Mart-Nisan sayısında yayınlanmıştır.

Burada yer alan yazı ve fotoğraflar eser sahibine aittir. İzinsiz olarak kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz, alıntı yapılamaz. Bu sitedeki çalışmaların tamamının ve/veya bir kısmının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. İzinsiz kullanılarak, alıntı yapılması halinde izinsiz kullananlar hakkında yasal kovuşturma yapılacaktır.

Işık Ölçüm Sistemleri

Işık Ölçümü ve Pozlandırma

Hangi çekim modunda olursak olalım, pozlandırmanın ne şekilde yapılacağına karar vermek için çekeceğimiz karedeki ışığı ölçeriz. Işık ölçümü sadece bir referanstır,  karenin ortalama olarak aldığı ışığın ölçülmesini sağlar. Gövde, ölçülen bu ışığa karşılık gelecek diyafram ve enstantane değerlerini bize verir. Bu değerleri kullanabildiğimiz gibi, dilersek farklı pozlama ve fotoğrafik etki amacıyla değerleri değiştirebiliriz. Doğru pozlama yoktur, ama tercih edeceğimiz pozlama için ışık ölçümü bize başlangıç bir referans noktası sağlar.

Işık Ölçüm Modları

Modern bir çok fotoğraf makinasında birden fazla ışık ölçümü yöntemi vardır. Işık ölçüm modu olarak adlandırılan bu yöntemler farklı bölge ve ağırlıklara göre bize ışık ölçümü sağlar, hedef diyafram ve enstantane değerlerini belirlememize yardımcı olurlar. Temel olarak üç tip ışık ölçüm modu vardır:

1)  Matris Ölçüm

Karenin belli alanlara ayrılarak her bir alana düşen ışık miktarının ölçülüp daha sonra belli ağırlıklara göre ortalamasının alındığı ölçüm modudur. Ölçümde sadece ışık değil, renk, uzaklık, aşırı parlak noktalar gibi hususları da değerlendirilebilir. Bazı gövde üreticileri odaklama noktasının bulunduğu alana düşen ışığa daha fazla ağırlık verirler, bazıları ortalama değeri alırken hafızasında önceden kaydedilmiş ölçümü belli karelerle karşılaştırır. Çektiğimiz fotoğrafların hemen hemen %95’inde matris ölçüm bize doğru pozlandırma değerini sağlar.

Matris Ölçüm : Matris ölçümde gövde karenin değişik alanlarındaki ışık ölçülerek ortalama ağırlıklı bir ölçüm hesaplanır (1/500, f3.5 ).

2)  Merkez Ağırlıklı Ölçüm

Bu modda gövde, karenin tam ortasındaki dairesel bir alana düşen ışığa ağırlık verir, dairenin dışında kalan yerlerden gelen ışığı değerlendirmez. Dairenin büyüklüğü bazı gövdelerde seçilebilir ama genelde sabittir. Bazı gövdelerde bu alan işaretli olabilir. Karenin ortasına denk gelen objelerin çekiminde sadece objeye düşen ışığı dikkate almak için bu ölçüm modu kullanılabilir.

Merkezi Ölçüm : Merkez ağırlıklı ölçümde gövde karenin ortasındaki alandan ölçüm yapar (1/1000, f3.5 ). Burada merkez beyaz ağırlıklı olduğundan ölçüm sonucu merkezi kaplayan beyaz kare gri çıkıyor.

3)  Spot Ölçüm

Noktasal olarak tabir edilebilecek çok küçük bir daireye düşen ışık miktarının ölçüldüğü moddur. Küçük daire, seçilen netleme noktası üzerine denk gelir. Özellikle doğru pozlama yapılmak istenen küçük bir bölgeye düşen ışığı referans almak için kullanılır. Örneğin arkadan gelen ışığın çok olduğu bir ortamda karanlık kalmış bir yüzü doğru pozlamak için yüz üzerinde gölgedeki alana denk getirilen ölçüm noktası yüzün doğru pozlanmasını sağlar.

Spot Ölçüm Beyazda : Beyaz alandan yapılan spot ölçüm neticesinde beyaz renk gri çıkıyor (1/1000, f3.5 ).

Spot Ölçüm Siyahta : Siyah alandan yapılan spot ölçüm neticesinde siyah renk gri çıkıyor (1/60, f3.5 ).

Spot Ölçüm Kirmizida : Kırmızı alandan yapılan spot ölçüm neticesinde kırmızı renk normal bir tonda çıkıyor (1/160, f3.5 ).

Hangi Ölçüm Modu, Ne Zaman?

Yazımızın başında da belirttiğimiz üzere ışık ölçümü bize referans bir ölçüm değeri sunar. Ölçüm modlarının nasıl çalıştığını biliyorsak, arzu edilen pozlandırma için hangi ölçüm modunu kullandığımız önemli değildir. Ancak her bir mod bize bazı kolaylıklar sunar.

Hareketli ortamlarda, ışığın yer ve şiddetinin sıkça değiştiği zamanlarda, ölçümü değerlendirmek için fazla vaktimiz olmadığı zamanlarda, genel çekimlerde, manzaralarda, portrelerde matris ölçümü kullanabiliriz. Matris ölçüm çoğu zaman bize doğru pozlandırmayı sağlar, ancak karenin içinde aşırı parlak ve aşırı koyu kısımlar birarada olduğunda ya da bir bölgede baskın şekilde parlak bir ışık kaynağı olduğunda fotoğrafik açıdan istediğimiz sonucu alamayabiliriz. Böyle durumlarda ölçümün yapıldığı bölgeyi belirleyerek (merkez ağırlıklı ya da spot) ölçümü gerçekleştirmemiz daha sağlıklı sonuç verecektir.

Spot ölçüm bir karenin herhangi bir noktasının doğru pozlanması için gereken ölçümü bize verir. Karenin içinde netleme noktasını gezdirerek parlak ve koyu yerlerdeki ışığın miktarını bu şekilde belirleyebilir, özellikle manuel modda çekim yapıyorsak arzu ettiğimiz pozlama kararını buna göre verebiliriz. Çekeceğimiz obje üzerinde yapacağımız bir ölçüm, karenin başka bölgelerinden etkilenmeden objenin doğru pozlanmasını sağlar. Arkadan parlak ışığın geldiği durumlarda bir objeyi doğru pozlandırmada spot ölçüm çok etkilidir.

Merkez ağırlıklı ölçüm daha büyük bir alanda yapılan spot ölçüm gibidir. Örneğin karedeki bir yüzün tamamını ölçüme dahil etmek istersek bu yöntemi kullanabiliriz (ya da yanak gibi bir bölgeden spot ölçüm yapabiliriz). Filmli gövdelerde sıklıkla rastalanan bu ölçüm eskisi kadar rağbet görmemektedir.

Matris ölçümde gövde otomatik olarak ağırlıklı bir ölçüm yaptığından, farklı ışık koşullarında bu yöntemle alınan ölçüm değerini değiştirmek istediğimizde zorlanırız, çünkü gövdenin hangi bölgeden ne ağırlıkla ışığı ortalamasını aldığını bilemeyiz. Bu gibi durumlarda merkez ağırlıklı ya da spot ölçüm bize net bir bölgeye düşen ışık miktarını gösterir. Böylece karenin diğer alanlarına kıyasla bu ölçümü değiştirmek bizim elimizdedir.

Hangi yöntemi kullanırsak kullanalım, ışığı doğru kullanarak bazen gösterilen referans diyafram ve enstantane değerlerinden farklı değerlerle çekim yapmak, yaratıcı fotoğrafçılığın sınırlarını zorlamamızı sağlayacaktır.

Temel Flaş Kullanımı

Posted in Genel with tags , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , on 18/12/2011 by ekgurbuz

Bu makale, PhotoWorld dergisinin Temmuz 2011 sayısında yayınlanmıştır.

Burada yer alan yazı ve fotoğraflar eser sahibine aittir. İzinsiz olarak kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz, alıntı yapılamaz. Bu sitedeki çalışmaların tamamının ve/veya bir kısmının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. İzinsiz kullanılarak, alıntı yapılması halinde izinsiz kullananlar hakkında yasal kovuşturma yapılacaktır.

Temel Flaş Kullanımı – Daha etkili sonuçlar için püf noktaları

DSLR sensörlerinin yüksek ISO kabiliyeti ışığın yetersiz olduğu durumlarda fotoğraf çekmeyi büyük ölçüde kolaylaştırdı. Ancak flaş kullanımına ihtiyacımız azalmadı. Işığın yeterli olduğu durumlarda bile harici flaş kullanımı profesyonel sonuçlar elde etmemize yardımcı olurlar. Bu yazımızda marka bağımsız genel flaş pozlandırma prensiplerine değinerek pratik flaş kullanımının püf noktalarına değineceğiz.

Işığın Özellikleri

Fotoğraf çekmemiz ışığa bağlıdır. Işık kaynağı birden fazla olabildiği gibi doğal ya da yapay olabilir. Bir ışık kaynağının temel özellikleri şiddeti, rengi, yönü ve kalitesidir (sert veya yumuşak olması).  Işık kaynağı ne kada uzaktaysa o kadar sert gelir ve gölge yapar, ne kadar yakındaysa o kadar yumuşak ve gölgesiz görüntü sağlar. Bir başka deyişle ışık kaynağının çekilen konuya olan göreceli büyüklüğü önemlidir; ışık kaynağı ne kadar büyükse o kadar yumuşak geçişli tonlara sahip oluruz.

Ortam Işığı ve Flaş

Doğal ışıklandırılmış bir fotoğrafta bir ana ışık kaynağı vardır, ek olarak tali konumda yardımcı ışık kaynakları bulunabilir.   Flaş kullanıldığında ortamda mevcut ışık kaynağı ile flaş arasında bir denge kurarız. Ya ortam ışığı ana ışık kaynağı olur, flaşı yardımcı ışık kaynağı olarak kullanırız (örneğin gölgeleri yok etmek, karanlık bir bölümü ışıklandırmak için), ya da flaşı ana ışık kaynağı olarak kullanırız (ortam ışığı karanlık bölgerleri kısmen aydınlatır).  Burada yaptığımız, ışığı kontrol ederek elimizdeki mevcut ışık kaynaklarını (ortam, flaş) elde etmek istediğimiz görüntü için kullanmaktır. Bunu daha iyi nasıl yapabileceğimizin ipuçlarına geçmeden önce için flaş kullanırken pozlandırmayı nasıl kontrol ettiğimize bakalım.

Flaş Pozlandırma

Çektiğimiz konuyu doğru pozlandırmak ve ön/arka plan arasında uygun bir ışık dengesi kurabilmek için flaşın ne kadar güçte bir ışık vereceğini belirler, makinemizde buna uygun diyafram ve ISO değerini seçeriz. Flaşın pozlandırmasını kontrol ettiğimiz üç çalışma şekli (mod) vardır:

  1. Manuel  (M)
  2. Automatic (A)
  3. TTL

Manuel modda flaşın ne güçte çakacağını flaşa elle gireriz. Örneğin tam güç mü çakacak, yoksa tam gücünün yarısı kadar mı, dörtte biri mi vs. Ne değer girileceği flaşın kılavuz/rehber numarasına (guide number) bakılarak hesaplanır, ama pratikte bunu tecrübeyle tahmin edip deneme yanılma ile de yapabilirsiniz.  Seçilen flaş gücüne göre doğru pozlandırmayı gövde üzerinde diyafram ve ISO ile kontrol edersiniz.  Gövde üzerinde girilecek diyafram değerini en doğru şekilde belirlemek için flaş pozometresi kullanılır.

Otomatik modda (automatic, A) flaş, seçilen diyafram değerine göre ne kadar çakacağına kendi karar verir. Flaşın önünde bir fotosel vardır. Gövde pozlamayı başlatır, flaş pozlama esnasında çakarak bu fotosele düşen ışık miktarını gözlemler. Ortalama ışık aldığında (%18 gri) çakmayı durdurur, ardından da gövde pozlamayı tamamlar. Gövde flaşın ne şiddette ne kadar süreyle çakacağını kontrol etmez, buna flaş karar verir.

TTL modda pozlama başladıktan sonra flaş çakar, bu sefer gövde lens üzerinden düşen görüntünün pozlamasını takip eder, yeteri kadar ışık aldığını görünce (%18 gri) flaşı kapatır, ardından pozlamayı tamamlar. Tamamen gövdenin kontrolünde otomatik pozlama yapılır, flaş çaktıktan sonra gövdeden “dur” emrini bekler. TTL, İngilizce “Through The Lens” ibaresinin başharflerinden oluşur, bu ibare “lensin içinden” anlamına gelir. Kastedilen, flaşın ne kadar süreyle çakacağına gövdenin lensin içinden pozlamaya bakarak karar vermesidir. Değişik markaların farklılık gösteren detaylı TTL çözümleri vardır. TTL çekimde ışığın şiddetini artı ya da eksi flaş poz telafisi girerek kontrol ederiz (diyafram veya ISO’nun önemi yoktur). Özellike dolgu flaşı olarak kullanırken ya da parlak yansımaların fazla olduğu durumlarda daha doğal sonuç elde etmek için -1, -1.7, -2 gibi flaş pozlandırma telafisi denenebilir.

Şekil 1. Değişik flaş pozlandırma modları doğru kullanıldıklarında birbirlerine çok yakın sonuç verirler.

 

Hangi Çalışma Modunu Seçmeli?

Her üç çalışma şeklini de kullanabilirsiniz ancak biri diğerine göre kullanım kolaylığı açısından çekilen konuya ve duruma göre daha avantajlı olabilir. Örneğin stüdyo ortamı gibi statik bir konu çekiyorsanız manuel mod tercih edilebilir. Işığın sürekli değiştiği ya da konun hareket ettiği durumlarda TTL büyük kolaylık sağlar. Önemli olan her çalışma şeklinin nasıl çalıştığını bilmek ve daha önceden tecrübe etmiş olmaktır.

Flaş Kullanımında Püf Noktaları

Flaş korkularak ve üzerinde düşünülmeden kullanıldığında tatminkar sonuçlar vermeyebilir. Ancak temel pozlandırma şekillerinde denemeler yaparak tüm korkularınızı atabilir ve kontrolü elinize alarak sır perdesini arayabilirsiniz. Deneme yapmaktan kaçınmayın! Etkili flaş kullanımı için şu hususlar size yol gösterip yeni ufuklar açacaktır:

  • Işık kaynağı konuya oranla ne kadar büyükse o kadar yumuşak ve etrafı saran bir ışıklandırma yapmış olursunuz. Işık ne kadar küçükse o kadar sert gölgeler oluşur.
  • Mümkünse makinenizin sabit flaşını kullanmayın, ayrı bir tepe flaşı kullanın.
  • Doğrudan konuya bakan bir flaş kullanmak yerine flaşın yönünü değiştirip sektirerek (tavana, yan duvara) çekim yapın. Böylece ışık kaynağının yüzeyini büyütmüş ve daha yumuşak bir ışıkla gölgelerdeki geçişlerde daha doğal bir derinlik elde etmiş olursunuz. Sadece gövde tepe flaşınız varsa difüzör görevi görecek bir aparat kullanarak ışığın kalitesini değiştirebilirsiniz.

 

Şekil 2. Flaşın sektirilmesi gölgeleri yumuşatır ve daha yumuşak ton geçişleri sağlar.

  • Etrafta flaşı yansıtabileceğiniz duvar gibi parlak yüzeylerden faydalanın. Bazen beyaz gömlekli bir kişiyi bile bu amaçla kullanabilirsiniz. Böylece ışığın yönünü ve büyüklüğünü değiştirmiş olursunuz. Dikkat etmeniz gereken bir nokta ışığı yansıttığınız yer beyaz değilse ortama rengini verecektir.
  • Flaşı gövde üzerinde değil, kablo ya da kablosuz tetikleyicilerle gövdeden ayırarak kullanın. Işığın konuya belli bir açıdan gelmesi, şekilleri, gölgeleri çok daha etkili kullanmanıza olanak verir.
  • TTL kullanımda ışığı flaş pozlama telafisi girerek kontrol edin. Dramatik, dinamik, sıra dışı  kareler elde edeceksiniz.

Şekil 3. Flaşta poz telafisi ile ışığın kontrolü

  • TTL ve manuel flaş kullanımını deneyerek öğrenin. İkisinin çalışma şekli tamamen farklıdır. Manuel çekim enstantane bağımsızdır, flaşın etkisini sadece diyaframla kontrol edersiniz. TTL çekimde tek kontrolünüz flaş poz telafisidir. Her iki çekim şeklinin ortam ışığı ile nasıl etkileştiğini pratik yaparak öğrenin, yaratıcılığınızı geliştirin. Çok düşük enstantenelerde flaş kullanarak denemeler yapın. Flaşın hareketi dondurma özelliğini keşfedin.
  • Flaş senkronizasyon hızına dikkat edin. Bir çok gövde için 1/250 olan bu enstantane değerinin altında veya üstünde neler olabileceğini tecrübe edin. Bazı sistemlerde bulunan yüksek hız flaş kullanım özelliğini keşfedin.
  • Flaşlarınızın önüne renkli filtreler takarak ortamda ışık ayarı yapabilirsiniz ya da farklı ışıklandırma imkanlarını devreye sokabilirsiniz.
  • Arka planın ortam ışığı ile pozlanacağını unutmayın. Her zaman arka planın ne kadar pozlanacağına dikkat edin. Bunu belirledikten sonra flaşı nasıl kullanacağınızı belirlerseniz kontrol sizde olur.

Şekil 4. Enstantane arka plan pozlamasını kontrol eder.

  • Flaşın önüne takılan plastik difüzörlerin flaşın gücünü azalttığını unutmayın. Flaşın konuya olan mesafesi arttıkça bu tür malzeme kullanımı hiçbir fark yaratmayacaktır.  Flaşın üzerinde kullanabileceğiniz aksesuarları ile ışığın yönünü ve şiddetini kontrol ederek yaratıcı sonuçlar elde edebilirsiniz.
  • Flaşın gövdeden ayrı olduğu durumlarda ek olarak yansıtıcı kullanarak veya karenin belli bölümlerine flaş ışığının gitmesini engelleyerek (görüntüye girmeyecek bir siyah panel olabilir)  ışığı kontrol edin. Gerekli yerlerde birden fazla flaş kullanmaktan kaçınmayın.